Ana Sayfa Bebek & Çocuk Güvenli Bağlanma

Güvenli Bağlanma

372
2

Çocukların özellikle okul deneyimlerinin başlaması ile birlikte önemli bir soru gündeme geliyor. Aramızda güvenli bağlanma var mı! Kuvvetle ihtimal ki çoğu anne ve baba aynı soruyu kendine soruyor…

Peki güvenli bağlanma tam olarak nedir? Eksikliği çocuk üzerinde ne gibi yansımalar yapar ve tekrar kurulabilir bir şey midir?

Güvenli Bağlanma, Güvenli Bağlanma, Tatlı Bir Telaş

Güvenli bağlanma nedir

Güvenli bağlanma, çocuğunuzla geliştirdiğiniz sözel olmayan, duygusal iletişim üzerine kurulan bir bağdır. Bununla birlikte çocuğunuza vermiş olduğunuz bakım veya sevginizin derecesine dayanmaz. Stres ve ayrılık süreçlerinde kendini daha çok gösterir.

En kolay bebeklik döneminde kurulsa da, herhangi bir zamanda veya herhangi bir yaşta oluşturulabilir.

Çocuğunuzun sizinle veya bakım vereni ile olan ilişkisi, gelecekteki zihinsel, fiziksel, sosyal ve duygusal sağlıkları üzerinde çok büyük bir etkiye sahiptir. Aslında bu ilişkinin gücü çocuğunuzun hem okulda hem de yaşamda ne kadar iyi olacağının ana belirleyicisidir.

Güvenli bağlanma belirtileri

Güvenli bağlanan çocuklar anne ve babalarının (ya da bakım verenlerinin) her durumda yanlarında olduklarını, duygusal ve bakım ihtiyaçlarını karşılayacaklarını ve her daim ulaşılabilir olduklarını bilirler.

Güvenli bağlanan çocuklar anne ve babalarının yokluğunda tepki gösterir ancak döndüklerinde kolayca sakinleşirler. İçlerinde ebeveynlerinin geri döneceğine dair güven vardır.

Güvensiz bağlanmada ise çocuklar ebeveynlerinin yokluğuna fazla tepki gösterir ya da ilgisiz bir tavır sergiler. Döndüklerinde ise ya sakinleşemez ya da ilgisizliklerini devam ettirirler. Güvensiz bağlanmada ebeveyn ulaşılabilir değildir. Çocuklar, ihtiyaçlarının karşılanacağına emin olamazlar.

Güvenli Bağlanma, Güvenli Bağlanma, Tatlı Bir Telaş

Güvenli Bağlanma Nasıl Oluşturulur

Çocuğunuzla aranızda güvenli bir bağ kurabilmek ve çocuğunuza hayatta en iyi başlangıcı vermek, mükemmel bir ebeveyn olmanızı gerektirmez. Aslında, birçok araştırma çocuk-birincil bakıcı ilişkisinin kritik yönünün, bakım kalitesi, eğitim girdisi ve hatta ebeveyn ve bebek arasında gelişen sevgi bağına dayanmadığını ortaya koymuştur. Aksine, sizinle çocuğunuz arasında gerçekleşen sözsüz iletişimin kalitesine dayanır.

Çocuğunuz ile güvenli bir bağ kurabilmek için bebeklik dönemi en kolay dönem olmak ile birlikte, bu bağı her dönem kurabilmek mümkündür. Çocuk beyinleri yetişkinliğe (20’li yaşların ortasına kadar) olgunlaşmaya devam ediyor. Dahası, beyin yaşam boyunca değişmeye devam ettiğinden, çocuğunuzla sözsüz duygusal bir değişime başlamak için asla geç değildir. Aslında sözsüz iletişim becerilerinizi geliştirmek, her yaştaki diğer insanlarla ilişkilerinizi geliştirmenize ve derinleştirmenize yardımcı olabilir.

Güvenli bağlanma, sevgi bağından farklıdır

Bebeğiniz için bir ebeveyn veya birincil bakıcı olarak, tüm geleneksel ebeveynlik kurallarına uyabilir, 24 saat bakım verebilirsiniz. Çocuğunuzun her fiziksel ihtiyacına eğilim gösterebilir, en konforlu evi, en yüksek kalitede beslenmeyi, en iyi eğitimi ve bir çocuğun isteyebileceği tüm maddi imkanları sağlayabilirsiniz ve yine de güvenli bir bağlanma elde edemeyebilirsiniz. Bu nasıl mümkün olabilir?

Çünkü güvenli bağlanma oluşturmak sevgi bağından farklıdır. 

Çocukların beyinleri ve sinir sistemlerinin en iyi şekilde gelişmesi için sevgi ve bakımdan daha fazla bir şeye ihtiyaçları vardır. Çocukların, birincil bakıcıları ile ihtiyaçlarını iletebilecek, güvende ve dengeli hissetmelerini sağlayacak şekilde sözsüz, duygusal bir iletişim kurabilmeleri gereklidir. Duygusal olarak birincil bakıcılarıyla bağlantısının kesildiğini düşünen çocukların, yanlış anlaşıldıklarını düşündükleri ve güvensiz bağlanma kurmaları muhtemeldir.

Güvenli bağlanma oluşumunun önündeki engeller

Güvenli bir bağ kurmanın önündeki engeller, ilk önce çocuğunuz bebekken ortaya çıkabilir. Bebeğinizi derinden sevebilirsiniz, ancak çocuğunuzun olgunlaşmamış sinir sisteminin ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli donanıma sahip olmayabilirsiniz. Bebekler kendilerini sakinleştiremediklerinden, onlar için bunu yapmanıza güvenirler. Bununla birlikte, kendi stresinizi yönetemiyorsanız ve hayatınızın günlük stresleyicileri sonucunda kendinizi sakinleştiremiyorsanız, bebeğinizi sakinleştirip yatıştıramazsınız.

Daha büyük bir çocuk bile size, emniyet ve bağlantı kaynağı olarak ve nihayetinde güvenli bağlanma olarak bakacaktır. Bununla birlikte çocuğunuzun gözünde sık sık depresyonda, endişeli, öfkeli, kederli ve talaşlı görünüyorsanız; fiziksel, duygusal ve / veya entelektüel gelişimleri zarar görmesi mümkündür.

Güvenli bağlantı bandının tamiri her zaman mümkündür

Bebeğinizle güvenli bir bağlantı kurabilmek için mükemmel bir ebeveyn olmanız gerekmez – hiç kimse bir çocuğuna günün 24 saati tam olarak hazır ve dikkatli olamaz. Beyin değişebildiğinden, onarım her zaman mümkündür ve bu nedenle güvenli bağlanma bağı tekrar oluşabilir.

Aranızda bir kopukluk olduğunu fark ettiğinizde, çocuğunuzun ipuçlarını kaçırdığınızda veya yanlış yorumladığınızda ve çocuğunuzun neye ihtiyacı olduğunu anlamaya çalışın. Bu takip güvenli bağlanma bağını devam ettirmenizi sağlayacak ve hatta daha güçlü bir ilişki kurmanızı bile sağlayabilecektir.

Güvenli bağlantı için sözsüz iletişim ipuçları

Güvenli Bağlanma, Güvenli Bağlanma, Tatlı Bir Telaş

Sözsüz ipuçları, belirli bir ses tonu, dokunma veya yüz ifadesiyle iletilen duyusal sinyallerdir. Çocuğun birincil bakıcısı, çocuk için  güvenlik ve rahatlık duygusu yaratmak için tüm bu benzersiz nitelikleri bir araya getirir. Bir çocuk konuşabilecek kadar yaşta bile olsa, sözsüz iletişim güvenli bir bağ kurmanın ve korumanın anahtarıdır.

Göz teması 

Çocuğunuza şefkatle bakarsınız, sözsüz sinyal tarafından aktarılan olumlu duyguyu algılar ve kendisini güvende, rahat ve mutlu hisseder. Depresyonda, stresli veya dikkatiniz dağılmışsa, doğrudan çocuğunuzun gözlerine bakamayabilirsiniz. Göz temasını sürdürmek, sizinle çocuğunuz arasındaki konuşma akışını sürdürmede önemli bir rol oynar.

Yüz ifadesi 

Yüzünüz bir kelime söylemeden sayısız duyguları ifade edebilir. Çocuğunuzla iletişim kurarken ifadeniz sakin ve dikkatliyse, kendilerini güvende hissederler. Fakat eğer yüzünüz sıkıntılı, öfkeli, endişeli, üzgün, korkulu veya dikkatsiz görünüyorsa, çocuğunuz bu olumsuz duyguları algılayacak ve stresli, güvensiz hissedecektir.

Ses tonu 

Çocuğunuz kullandığınız kelimeleri anlayamayacak kadar küçük olsa bile, sert, kayıtsız veya meşgul bir ton ile hassasiyet, ilgi, endişe ve anlayışı ileten bir ton arasındaki farkı anlayabilir. Daha büyük çocuklarla konuşurken, kullandığınız sesin söylediklerinizle eşleştiğinden emin olun.

Dokunma 

Çocuğunuza dokunma şekliniz duygusal durumunuzu aktarır; ister dikkatli, sakin, hassas, rahat, isterse ilgisiz, üzgün olun. Bebeğinizi yıkama, kaldırma ya da taşıma şekliniz veya büyük çocuğunuza sıcak bir şekilde sarılma, kolunuza hafifçe dokunma veya sırttaki güven verici bir pat çocuğunuza çok fazla duygu verebilir.

Beden dili 

Oturma, hareket etme ve kendini taşıma biçiminiz, çocuğunuza bilgi hazinesi iletir. Çocuğunuzla kollarınız çarpı işaretinde ve başınız geriye doğru konuşursanız; sizi savunmacı ve ilgisiz olarak görürler. Ama rahat ve açık bir duruşla, çocuğunuza yaslanarak konuşma yapmanız dahilinde sizinle temas kurmada yapıcı olduklarını fark edebileceksiniz.

Tüm çocukların güvende hissetmesi dileğiyle…

Tüm yazılarıma ulaşabilmek için BURAYA,

Instagram hesabımıza ulaşabilmek için BURAYA tıklayabilirsiniz.

 

KaynakWhat is Secure Attachment and Bonding?
Önceki İçerikMiniklere Özel Yulaflı Tarifler
Sonraki İçerikSaç Bitlenmesi (Pedikülozis)
www.tatlibirtelas.com'un kurucusu. Teknik Eğitmen. İki küçük kız annesi. Yengeç Burcu. Mutlu, umutlu...
Subscribe
Bildir
guest

2 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
Hülya Akköse
Hülya Akköse
31/01/2020 14:47

kızımın kreş döneminde verdiği aşırı tepkiler sonrası pedagog güvenli bağlanma eksikliği olduğunu söylemişti ve aylarca kendimi kötü hissetmiş, çaresiz kalmıştım.
şimdi yazınızı okudum ve keşke o dönemde bu yazıya rastlasaymışım dedim. sizi takip ediyorum. olaylara yaklaşımınız çok adaletli. anneyi de her zaman kayırıyorsunuz, anlıyorsunuz ayna gibi. yeni anneler sizden çokça faydalanabilir. yazmadan edemedim.