Sevgili ve canım taze anne… Uzun ve meşakkatli olan bu yolda başka bir cana yuva oldun, besin oldun, can oldun… Sonunda onunla yeniden doğdun, tamamlandın…
Aramıza hoş geldin 🙂 Seni hayatına aşkla doğan minik mucizenden ötürü tebrik ediyorum. Hayatında artık kendinden daha çok seveceğin, önceliklerini değiştirecek bir hediyeye sahipsin.
İçindekiler
Yorgunsun
Anneliğinin ilk günlerinde yorgun, bitkin, şaşkın hatta çaresiz hissediyor olabilirsin. Seni çok iyi anlıyorum…
Seni bu süreçte anlamayanlar, gereği kadar yanında olmayanlar, darıldıkların veya gücendiklerin olacak ancak mümkün mertebe bu gibi durumlara hazırlıklı ol ve kendini yıpratma.
Evet biliyorum yorucu bir hamilelik geçirdin. Belki düşük tehliken vardı ve sürekli ilaç kullandın, belki yatakta geçti hamileliğin ya da başka bir sürü sıkıntı yaşadın. Doğumun kitaplarda okudukların gibi değildi ve teorinin pratikte işe yaramadığını deneyimledin. Yoruldun, yıprandın ve acı çektin. Ama tüm bunlar şuan burnunun ucundaki o kokunun eşsizliğine değmedi mi? Bir süre daha hatırlayacaksın o zor günleri ama geçecek inan bana!
Hamilelik sürecinde bebeğine iyi bakabilmek için çok araştırdın, okudun, dinledin ama doğum sonrası aslında hiçbir şey bilmediğini farkedip panikledin değil mi? Sakin ol! Kendine ve bebeğine zaman ver. Rahatlayıp, kendini dinlediğinde aslında bebeğine ihtiyacı olan her şeyi sağlayabilecek fıtratta olduğunu anlayacaksın. Unutma! Ne 3 çocuk büyütmüş annen, ne doktor ne de bir başkası, bebeğini senden daha iyi bilemez. Bunu zaman geçtikçe anlayacaksın.
Korkma
Sütün hemen gelmeyebilir, korkma! Yenidoğan bir bebeğin ilk günlerdeki mide hacmi, kiraz kadardır hatırla… Bol su iç, kaliteli beslen ama en önemli etkenin “moral” olduğunu atlama. Sütüm yok deme, her annenin bebeğini doyuracak kadar süt üretimi olur. Bebeğini şefkatle emzir, emzir ki sütün artsın. O emdikçe sütün gelir, bunun dengesi budur.
Formül mamalarda öcü değil, gerekiyorsa sütün gelene kadar onunla doyur bebeğinin karnını. Aman mama verme’cilere kulak asma! Bir kaç gün formül mama aldı diye artık seni emmez diye korkma. Burada mamayı vermenden ziyade nasıl verdiğinin önemi olduğunu unutma. Biberona alternatif bir sürü anne- bebek dostu yöntem var. Araştır, gerekiyorsa bir emzirme danışmanından destek al. Ki bunu yaparsın bu süreçleri daha kolay atlatabilmen mümkün.
Hem başka bir sürü sebepten ötürü bebeğini emziremeyen anneler de var, bu durumu hayatınızın kabusuna çevirme ve rahatla…
Yanında seni öz şefkatle, yargılamadan dinleyip, destek olacak insanlar bulundur.
Biliyorum bu bahsettiğim destekçi kişiler ısmarlama gelmiyor, elde olanı değerlendirmek zorunda kalıyor insan. Ama yine de mümkün mertebe ihtiyaçlarını ve ne hissettiğini söyleyerek regüle et durumu. Unutma sen çok önemlisin, sen iyi olacaksın ki mucizene iyi bakacaksın, iyi besleyecek ve büyüteceksin…
Lohusa depresyonu diye bir şey var! “Bizim zamanımızda depresyon mu vardı ayol” diye ortalıkta gezen insanları kafana takma. Eğer kendini gerçekten kötü hissediyorsan; sevdiğin ve güvendiğin insanlardan destek al, ya da bir uzmandan.
Biliyorum zor! ama yine biliyorum ki GEÇECEK! Çünkü 17 ay sonraki halinden sesleniyorum sana…
Geçecek
Yenidoğan bebeğin sarılık olabilir, konak olabilir, pişik olabilir, ağzında pamukçuk olabilir… Hepsini birçoğumuz yaşadık ve bütün bunlar öyle hayatını kendine zindan etmeye değecek problemler değil. Çözümleri var ve geçiyorlar. Zaten bu sıralar sık olarak doktor kontrolünde olacaksınız, aksi bir durum var ise doktorun müdahale edecektir.
Bebeğin ağlayacak, her bebek ağlar! Hem 9 aydır yaşadığı yerden ayrılıp yabancı bir ortama gözlerini açan bu ufacık bebek ağlamayacak da ben mi ağlayacağım? Karnı tok, altı kuru ve gazı yoksa sıkıntı yapma. Al kucağına! Sarıl, sev, pışpışla.
Biliyorum şimdi sana “kucak bebeği olacak bu, ilerde çok zorlanacaksın” diyenler vardır etrafında. Bakma onlara! İlk üç ay 4. tremesterdir, bebek nasıl istiyorsa öyle davran ona.
İlk fırsatta at kendini temiz havaya, 40’ı bekleme sakın. Temiz hava, sana bu dönemde en iyi gelecek şeylerden. Sütün artar, kafan dağılır, moralin düzelir ve bebeğine de iyi gelir.
Uykular, ah uykular! Artık kesintisiz uyuyamayacak olduğunu mu düşünüyorsun? Evet ilk dönemler bebeğin için biraz uykusuz kalıp, anneliğin o eşsiz öz saygısına ulaşacaksın ama inan bana gün geçtikçe her şey daha iyiye gidecek. Gün gelecek gözünü açtığında sabah olmuş olacak… Zaman öyle hızlı geçecek ki onunla çok da uzak gelmeyecek sana.
“Bunlar daha iyi günlerin” Bu cümleyi kesin duyarsın ama hiç de öyle değil. Bebeğin büyüdükçe hem daha az yorulacak hem de daha fazla eğleneceksin…
Ve sana bir müjde vereyim canım anne… Doğum kiloları gidiyor. Gerçekten gidiyor! Bebeğinin 1. Doğum günü partisinde eski sen olarak boy vereceksin eminim. Bu sırada aldığın kiloların, bebeğinin beslenmesine yardımcı olan ulvi bir görevi var. Sev onları…
Senin için bu dönemde;
“Ben bebekle ilgilenirim, git iki saat uyu! Gözün arkada kalmasın”
“Hadi hazırlan, sana masaj aldım! Rahatlarsın”
“Bugün sadece bebeğin ve kendinle ilgilen, temizlik için yardımcı gönderiyorum”
“Yemekle uğraşma diye sana yemek pişirdim”
“Seni anlıyorum, endişelisin ama hepsi geçecek”
“Misafirleri anne biraz toparlandıktan sonra kabul edeceğiz” diyen, güç alacağın eş, aile, dost, arkadaş diliyor ve sımsıkı kucaklıyorum.
Unutma sen artık bir cennet ve O’nun en kıymetlisisin…
Lohusa Depresyonu yazım için BURAYA tıklayabilirsiniz.
nasıl iyi geldi bu yazı bir bilseniz. teşekkür ederim.
Size dokunabilmek harika! Ben teşekkür ederim…
Allah razı olsun canım benim çok iyi geldi
yüreğinize dokunabildiysek ne mutlu bize 🙂